Türk lirasının son yıllarda döviz kurları karşısındaki değer kaybıyla birlikte sosyal medyada, Osmanlı lirasının dolar karşısındaki değeri çeşitli paylaşımlara konu oldu.
İddialara göre 1914 yılında 1 Osmanlı lirasının 3,7 Amerikan dolarına ve 18,45 Alman markına eşit olduğu iddia edildi.
Görsellerde kullanılan banknot 1916 yılına ait
Paylaşımların çoğunda kullanılan görseli inceleyerek başlıyoruz. Yandex Görsel Arama servisiyle tersine görsel arama yaptığımızda, paylaşımlara konu olan banknotun, 1916 yılında V. Mehmed tarafından piyasaya sürülen evrak-ı nakdiye olduğunu tespit ediyoruz.
Evrak-ı nakdiyenin ve Osmanlı tarafından kullanılan çeşitli banknotların ve madeni paraların örneklerine hem koleksiyon sitelerinden hem de Merkez Bankası’nın internet sitesinden ulaşılabiliyor. Evrak-ı nakdiye, ilk olarak Nisan 1915’te basılmaya başlanmış.
1915’ten itibaren farklı miktarlara tekabül eden evrak-ı nakdiyeler basılsa da görsellerdeki banknot 1 Osmanlı altın lirasına eşit. Ancak 1914’te kullanımda olan Osmanlı altın lirası bir madeni para olarak çıkarılmış.
Osmanlı altın lirası, Amerikan dolarından daha mı değerliydi?
Şevket Pamuk’un A Monetary History of the Ottoman Empire kitabında, 1850 ila 1914 yıllarında Osmanlı altın lirasının, çeşitli dövizler karşısındaki değerini gösteren bir tablo yer alıyor.
Bu tabloya göre 1850 ve 1914 tarihlerinde 1 Amerikan doları, 0,229 Osmanlı altın lirasına tekabül ediyor. Bu da 1 Osmanlı altın lirasının, 4,37 Amerikan dolarına tekabül ettiğini gösteriyor.
Yine 1914’te 1 Alman markı, 0,0542 Osmanlı altın lirasına karşılık geldiği de görülüyor. Bu da aynı tarihte 1 Osmanlı altın lirasının, 18,45 Alman markına eşit olduğu anlamını taşıyor. İddialara konu olan 1 Osmanlı altın lirasının, 3,17 Amerikan dolarına eşit olduğu yanlışken 1 Osmanlı altın lirasının, 18,45 Alman markına tekabül ettiği doğru.
Osmanlı altın lirasının yüksek değeri ne anlama geliyor?
Türk Lirasının değer kaybetmesinin ardından sıklıkla paylaşılan ve Osmanlı altın lirasının yüksek değerini gösteren paylaşımların odağında ise, Osmanlı ekonomisinin gücünün altını çizmek yatıyor.
Peki Osmanlı altın lirasının yüksek değeri, gerçekten Osmanlı ekonomisinin gücüne mi işaret ediyor?
Şevket Pamuk’un A Monetary History of the Ottoman Empire kitabında sunduğu tablo incelendiğinde ilk göze çarpan şey, 1850 ila 1914 yıllarında Osmanlı lirası ile İngiliz sterlini, Fransız frankı ve Amerikan doları arasındaki kurun hiç değişmediği.
Kurda hiç oynama olmamasının sebebi, darphane paritesi, yani üretilen paranın içerisinde kullanılan metal miktarının lira cinsinden değerine oranı. Bu sistemde basılan paralardaki altın miktarı sabit kaldığı müddetçe, paraların birbiri karşısındaki değeri değişmiyor. Emtia parası olarak bilinen bu paranın emtia (bu örnekte altın) cinsinden karşılığı var.
Dolayısıyla, bu sistemde ülkede altın rezervi olduğu sürece para basmak mümkün. Ancak bu sistem günümüzde kullanılan fiat parasından farklı. Fiat parası devlet güvencesine dayanıyor ve karşılığı bir emtiaya denk gelmiyor.
Emtia parasının kullanıldığı bu sistemde ekonomideki iyiye ya da kötüye gidişler, döviz kuruna yansımıyor. Yani Osmanlı İmparatorluğu’nun para politikaları, ekonomik durumu, halkın refah düzeyi gibi pek çok konuda fikir edinebilmek için döviz kuruna değil başka ekonomik göstergelere bakmak gerekiyor.
Osmanlı İmparatorluğu, 1840 yılında İngiltere ve Fransa’nın desteğiyle başlattığı para politikalarıyla birlikte Avrupa standartlarını yakalamak için ilk adımını atıyor. 1844’te bimetalik olarak bilinen para sistemine geçen Osmanlı, altın ve gümüş madeni paraları piyasaya sürerken 100 gümüş kuruşu 1 Osmanlı altın lirasına sabitliyor. Bu sistemde Osmanlı altın lirasının değeri, içeriğinde kullanılan altın gramından dolayı yüksek olsa da piyasada bulunan Osmanlı altın lirası adedi ihtiyacı karşılamaya yetmiyor.
1880’de Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa ülkelerini takiben altın standardına geçen Osmanlı, gümüş kullanımını azaltmayı hedeflese de piyasadaki gümüş madeni paraları toplayamıyor.
Topal Mikyas adıyla anılan bu yeni sistemde gümüşün yurtiçi alışverişlerde kullanılmaya devam edilmesi, 100 gümüş kuruşun 1 Osmanlı altın lirasına eşit olduğu altın-gümüş paritesini bozuyor.
Ayrıca 1 Osmanlı altın lirasının yüksek değeri, piyasadaki günlük alışverişlerde bu paranın kullanılmasını engellediğinden, Osmanlı altın lirası uluslararası ticarette kullanılırken, halk ağırlıkla gümüş kuruşları kullanıyor. Gresham Kanunu olarak da bilinen ekonomik teoriye göre, kötü para iyi parayı kovuyor.
Gresham’a göre, eşit nominal değerlere sahip olan farklı para birimleri arasındaki değer farklılıkları nedeniyle kötüleşen para birimi, iyi para birimini dışlamaya veya kullanımını azaltmaya yatkın. Osmanlı’da da halk arasında gümüşün kullanımının artmasının yanı sıra altın-gümüş oranının bozulmasının ardından gümüş kuruşlar, altın lira karşısında büyük oranda değer kaybediyor. Bu değer kaybı, bölgelere göre de değişiyor.
Darphane paritesi Osmanlı altın lirasının değerini, Fransız frankı ve İngiliz sterlini karşısında varsayımsal olarak sabit tutuyor. Ancak bu para birimleri, piyasada değer kazanıp kaybetmeye devam edebiliyor.
Ekonomik göstergelerden bir diğeri ise Osmanlı’da basılan kâğıt paralar olabilir. Kaime adıyla basılan kâğıt paralar ilk 1840 yılında faiz getirili borç senedi olarak ortaya çıkmış.
Kaimenin de zaman içerisindeki yüzde 400’ü aşan değer kayıpları halkın bu banknota güvenini zedelediğinden kaime 1862’de tedavülden kalkmış. Osmanlı, 1863’ten itibaren kâğıt banknot basma imtiyazını İngiliz ve Fransız sermayesiyle kurulan Osmanlı Bankası’na devretmiş. 1914’te başlayan Birinci Dünya Savaşı sırasında doğan banknot ihtiyacından ötürü Osmanlı Bankası’ndan avans ve banknot talep eden Osmanlı İmparatorluğu’nun bu talebi geri çevrilince, Osmanlı, evrak-ı nakdiye olarak bilinen banknotları basmaya başlamış. Bu dönemde, altın ve Alman hazine bonolarını karşılık göstererek 6,5 milyon lira değerindeki banknotlar basılmış.
Bütün bu faktörler göz önünde bulundurulduğunda Osmanlı altın lirasının Amerikan doları karşısındaki değerinin, zorunlu olarak Osmanlı ekonomisinin gücüne işaret etmediği görülüyor.
Osmanlı altın lirasının değerini belirleyen başat aktör Osmanlı altın lirasında kullanılan altının gramajı. Bununla birlikte, piyasada Osmanlı altın lirası bulunamaması, liranın olması gerekenin üzerinde değerlenmesi, enflasyon, çeşitli savaşlar, gümüş kuruşların değer kayıpları, Osmanlı’nın borçları ve halkın merkezden uzak şehirlerde yabancı para birimlerini kullanması gibi değişkenlerin Osmanlı ekonomisi değerlendirilirken göz önünde bulundurulması gerekiyor.
Author: Michael Jenkins
Last Updated: 1699346762
Views: 1169
Rating: 4.3 / 5 (109 voted)
Reviews: 97% of readers found this page helpful
Name: Michael Jenkins
Birthday: 1923-06-15
Address: 43957 Denise Knolls, Molinashire, CT 75327
Phone: +3672596170001160
Job: Bank Teller
Hobby: Photography, Whiskey Distilling, Table Tennis, Ice Skating, Robotics, Camping, Juggling
Introduction: My name is Michael Jenkins, I am a transparent, strong-willed, important, treasured, persistent, frank, striking person who loves writing and wants to share my knowledge and understanding with you.